Bir Manipülasyon Taktiği: Uyku Yoksunluğu Yaratma
Yazının başlığını okuduğunuzda biraz kafanız karışmış olabilir. Bir insanda uyku yoksunluğu yaratmanın bir manipüle etme yöntemi olarak değerlendirilmesi sizi şaşırtabilir. Gerçekten de uyku yoksunluğu ile birini manipüle etme arasında direkt bir bağlantı varmış gibi görünmüyor. Dolayısıyla karşınıza bu tarz bir yazı çıkana kadar bu konunun üzerine hiç düşünmemiş olabilirsiniz. Yine de bir kere düşünmeye başlarsanız, eğer böyle bir durum yaşadıysanız veya hala yaşıyorsanız farkına varmanız çok zor olmayacaktır.
Narsistlerin ve diğer toksik insanların romantik ilişki yaşadıkları partnerlerinin –onları daha iyi kontrol edebilmek amacıyla- uyku düzenlerini bozmaya çalıştığı bir gerçek. Uyku yoksunluğu yaratma, bana göre en az gaslighting kadar sistemli bir duygusal ve psikolojik şiddet yöntemi. Ayrıca gaslightingin aksine etkisini çok daha hızlı bir şekilde gösteriyor.
Bir insanı bilinçli olarak sistematik bir şekilde uykusuz bırakmanın veya kalitesiz bir uyku çekmesine neden olmanın nedeni bence oldukça basittir: Onu daha rahat kontrol edebilmek.
Narsistler sizi uykusuz bırakmayı, uyku zamanınızı geciktirmeye çalışarak yapabilirler. Eğer aynı evde yaşıyorsanız, siz tam yatmaya hazırlanırken herhangi bir konuda konuşma başlatabilirler veya önemsiz bir mevzuda drama yaratabilirler. Daha sonra da yapabileceğiniz bir işinizi bahane edip, hemen yapmanız gerektiğini ve ertelememenizi söyleyebilirler veya bir film izleyip öyle yatmayı vs. önerebilirler. Farklı yerlerde yaşıyorsanız, sizi geç bir vakitte arayıp uzun süre meşgul etmenin bir yolunu bulabilirler. Ertesi gün işte çok önemli bir toplantınız veya okulda çok önemli bir sınavınız olabilir. Yine de bu onları çok alakadar ediyor gibi görünmez. Konuşmanız gereken konunun çok önemli olduğu ve bekleyemeyeceği veya sizinle son zamanlarda yeterince vakit geçiremediği gibi bahanelerle durumu rasyonalize edebilirler.
Bunun yanında uykunuzu yarıda bölerek de uyku düzeninizi bozabilirler. Gecenin bir vakti sizi uyandırıp bir tartışma başlatabilirler. Bu tartışmanın mühim bir konusu olması bile gerekmez. Eğer bunun o an sırası olmadığını söylerseniz, sizi konuyu geçiştirmekle suçlayabilir ve konunun hemen çözülmesi gerektiğini savunabilirler. Çok geç bir saatte sizi telefonla arayarak da uyandırabilirler. Bu aramalarda yalandan bir acil durum yaratabilecekleri gibi, hiç de acil olmayan bir mesele için de uykunuzu bölebilirler. Ayrıca sizi cinsel ilişki için de uyandırabilirler. Yorgun ve isteksiz olsanız dahi ısrarcı olabilirler. Reddettiğinizde kendinizi suçlu hissettirebilirler.
Diğer yandan uyku öncesinde ve sırasında sizi türlü şekillerde rahatsız etseler bile, sabahları tam tersi bir tavır takınabilirler. Tam kalkıp işe gideceğiniz sırada size sarılıp biraz geç gitmenizi söyleyebilir veya o gün için izin almanızı önerebilirler. Gitmeniz gereken yer her neresi ise uyanmanızı veya yataktan kalkmanızı geciktirerek sizi profesyonel veya kişisel işlerinizden alıkoymaya çalışabilirler.
Sonuç olarak ne olur?
Uykumuzu alamadığımızda veya kalitesiz bir uyku çektiğimizde, fiziksel sağlığımızın yanında akıl sağlığımız da etkilenir. Düzenli olarak uykumuzu alamadığımız için mantıklı düşünmemiz gittikçe zorlaşmaya başlar. Dolayısıyla karar alma mekanizmamız bozulur. Önemli kararları bile bizim yerimize partnerimizin almasına izin verebiliriz.
Daha tepkisel, daha sinirli ve stresli oluruz. Tepkisellik, bizi sık sık zor durumlara düşürebilir. Özellikle de diğer insanların önünde yaptığımız ani çıkışlar ve anlık öfke patlamaları ile ilişkideki esas sorunlu insan bizmişiz gibi görünürüz. Bu durum ileride narsistin başkalarının gözünde kendini kolayca aklamasına hizmet edecektir.
Duygu durumumuzu stabil tutmakta zorlanırız ve daha hassas oluruz. En küçük şeyler için bile kolayca kırılabilir ve ağlayabiliriz. Stres toleransımız hızla düşer.
Sürekli yorgun oluruz. Hem fiziksel olarak, hem de zihnen yorgun hissederiz. Önceleri keyifle yaptığımız birçok aktivitemizi kısıtlayabilir, sosyal ortamlardan kendimizi soyutlayabiliriz.
Hafızamıza yeterince güvenemez hale geliriz. Uyku eksikliği hem kısa dönem, hem de uzun dönem hafızamızı direkt olarak etkiler. Kendi hafızamızdan şüphe duymamız, bize söylenenlere daha rahat inanmamıza neden olacak ve bizi daha savunmasız bir durumda bırakacaktır.
İş yerinde motivasyonumuz ve dikkatimiz azalır. İşe yoğunlaşmakta zorluk yaşarız. İş yerindeki problem çözme becerilerimiz azalır, yaratıcılığımız zedelenir. Bu nedenle finansal durumumuz da etkilenebilir.
Her ne kadar başta bahsettiğim gibi uyku eksikliği doğrudan bir manipüle etme yöntemi olmasa da bizi manipülasyonlara ve kontrolcü davranışlara karşı daha savunmasız yapar. Ayrıca uzun vadede kariyerimizi, akademik başarımızı, arkadaşlık ilişkilerimizi doğrudan etkiler bir hale gelebilir.
Narsistik ilişkiler, kendimize verdiğimiz değeri ve kişisel bakımımızı o kadar derinden etkiler ki yeterli ve kaliteli bir uyku, dengeli ve düzenli beslenme gibi en basit ihtiyaçlarımızı bile karşılayamaz hale gelebiliriz. Her ne olursa olsun ilişkiler için kendimizden feragat etmememiz ve öz değerimizin her zaman farkında olmamız dileğiyle…
Maddi destek olmak isterseniz aşağıdaki linkten yardımcı olabilirsiniz.
https://www.patreon.com/narsistsiz/membership
Yazılara https://medium.com/@narsistsiz adresinden de ulaşabilirsiniz:
Kaynakça:
Nih. “How is the body affected by sleep deprivation?”. https://www.nichd.nih.gov/health/topics/sleep/conditioninfo/sleep-deprivation.
Out Of The Fog. “Sleep Deprivation”. Erişim 4 Kasım, 2015. https://outofthefog.website/top-100-trait-blog/2015/11/4/sleep-deprivation.
Manipülasyon taktikleri ile ilgili diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz:
Bir Manipülasyon Taktiği: Kopyalama
Bir Manipülasyon Taktiği: Gaslighting