Narsistle Arana Sınır Koymak: Sıfır İletişim Kuralı
Bundan birkaç yıl önce, hayatımdaki insanın bir narsist olduğunu öğrendiğimde, araştırmaya başladığım çok şey oldu: Narsistin nasıl değişebileceği, narsistin nasıl iyileşebileceği, narsisizmin nedenleri, sonuçları ve daha nicesi…
Bir narsist veya sosyopatla ilişki kurmuş dünyanın her yerinden birçok insanın -şu an benim yaptığım gibi- narsisizm üzerine bloglar yazdığına ve bilgilendirici videolar paylaştığına şahit oldum. İstisnasız hepsinin değindiği tek bir konu vardı: Sıfır İletişim Kuralı (No Contact).
Sıfır İletişim Kuralı Nedir?
Sıfır iletişim kuralı; bir narsist, sosyopat veya her hangi bir duygusal manipülatörle bağını koparabilmek için uygulanan bir strateji. Adından da anlaşılacağı gibi, duygusal manipülatör ile olan bütün bağlarını kesmeyi, onunla hiçbir şekilde iletişim kurmamayı ve aranızdaki bütün iletişim kaynaklarını yok etmeyi içeriyor. Örneğin;
- Narsistle hiçbir şart altında görüşmemek (ne baş başa, ne toplum içerisinde, ne arkadaş ortamında),
- Narsisti telefonla aramamak, ona mesaj veya mail atmamak,
- Narsistin telefon numarasını, mail adresini engellemek, bilinmeyen numaralardan gelen aramaları cevaplamamak, gerekirse telefon numaranızı değiştirmek,
- Narsisti bütün sosyal medya hesaplarından engellemek ve silmek ( hatta narsistin sizi takip edeceğinden veya kendinizin onu takipte kalacağından korkuyorsanız kendi sosyal medya hesaplarınızı silmek),
- Sosyal medya hesaplarınızın şifresini biliyorsa, şifreleri değiştirmek,
- Ortak arkadaşlarınız varsa ve narsistin gerçek kimliğini göremeyecek durumdaysalar onlarla da bağlantıyı kesmek,
- İletişimi kesmeyi düşünmediğiniz arkadaşlarınıza özel hayatınızla ilgili bilgi vermemek (böylece narsistin sizin hakkınızda bilgi almasını önleyebilirsiniz) veya onların narsisten size haber taşımasına engel olmak,
- Narsistle karşılaşabileceğiniz her türlü ortamdan kaçınmak, mümkün olduğunca yaşadıkları veya çalıştıkları çevrede bulunmamak, sık gittikleri mekânlara gitmemek vb.
Tüm bunlara rağmen narsist yine de sizinle iletişim kurmakta ısrarcı olabilir. Bir anda evinizin, okulunuzun veya iş yerinizin kapısında bitebilir. Size çiçekler veya hediyeler göndererek rahatsız etmeye devam edebilir. Bu durumda yine mümkün olduğunca sıfır iletişim kuralını uygulamaya ve aşırı tepkiler vermemeye devam edin. Eğer mümkünse mahkeme kararı ile uzaklaştırma almasını da sağlayabilirsiniz.
Sıfır iletişim kuralını ilk okuduğumda bana oldukça abartılı ve gereksiz gelmişti. “Sonuçta neden bir insanı tam olarak hayatımızdan çıkaralım, birlikte bunca zaman geçirdiğimiz bir insanla en azından merhabamız kalamaz mı”, diye düşünmüştüm. Ayrıca, “Birini hiç var olmamışcasına silmek olgun bir davranış değil!”, demiştim kendi kendime. Ancak tüm bu düşünceler yaşadığım sistematik duygusal ve psikolojik istismarı inkâr etmemin bir sonucuydu.
Neden Sıfır İletişim Kuralına İhtiyacımız Var?
Bir narsistten ayrılmak ile duygusal anlamda sağlıklı bir insandan ayrılmak arasında dağlar kadar fark vardır. Bir narsitten ayrılmak son derece zor, hatta bazen tehlikeli bir süreçtir. Narsistler, birisi onlarla arasına sınır koymak veya ilişkisini tamamen sonlandırmak istediğinde, çok yoğun bir reddedilme hissi yaşarlar. Ayrılığı normal bir insan gibi kabullenmezler. Sizi, yani narsistik besin sağladıkları kaynaklarını kaybetmemek için her şeyi yapabilir duruma gelebilirler.
Narsistler, Siz Onlarla İletişimi Kesmeye Çalıştığınızda Nasıl Tepkiler Verirler?
- En baştaki idealize etme evresine geri dönebilirler (bir süreliğine).
Sizi geri kazanmak için bir süreliğine tekrar en başlardaki iyi ve ilgili insan olabilirler. Sizi ne kadar sevdiklerini, sizsiz bir hayat düşünemediklerini söyleyebilir, geleceğe dair sözler ve umutlar verebilir veya geçmişteki iyi anları hatırlatabilirler. Bu evrede hediyeler almanız ve güzel jestlerle karşılaşmanız normaldir. Böyle bir durumla karşılaşırsanız, tüm bunların geçici bir süre için olduğunu, siz geri geldikten sonra aynı istismar döngüsünün bitmek bilmez bir şekilde tekrarlanacağını aklınızdan çıkarmayın. Ayrıca her ne kadar idealize edilme evresi insana kendini iyi hissettirse de, aslında biraz uzaktan baktığınızda ne kadar derinlikten uzak, yapay ve hatta agresif olduğunu fark edebilirsiniz.
Narsistin “iyi tarafı” çok kafanızı karıştırıyor ve her ayrılmaya çalıştığınızda kendinizden şüphe duymanıza neden oluyorsa, “Narsist Neden Sizi Geri İster?” ve “Narsistin İki Yüzü” yazılarımı da okumanızı öneririm.
2. Sizi suçlu hissettirmeye çalışabilirler.
Size geçmişte yaptığınız hataları (ya da onların gözünde hata olan şeyleri) veya sizin için yaptıkları iyilikleri (iyiliklerin abartılmış versiyonlarını) hatırlatabilirler. Size onların değerini bilmediğinizi, çok bencil olduğunuzu, onlar gibi birini bulamayacağınızı söyleyebilirler veya ima edebilirler. Bir insan bizi haksız yere suçladığında farklı şekillerde karşılık verme eğilimi gösterebiliriz:
– Onlarla empati yapabiliriz. Bize söylediklerinde haklılık payı olduğuna karar verip ilişkideki sorunların sorumluluğunu üzerimize almaya çalışabiliriz.
– Bize haksızlık yaptıklarını düşünebilir ve kendimizi onlara ifade etmeye çalışabiliriz.
– Onlara sinirlenebilir ve öfkeyle karşılık verebiliriz.
Suçlamalar karşısında ne şekilde tepki verirsek verelim, bu narsistin ekmeğine yağ sürecektir. Narsistler için iyi tepki veya kötü tepki bir fark yaratmaz. İki durumda da bizim üzerimizde hala bir kontrolleri olduğunu, hala bizim duygularımızı ve düşüncelerimizi etkileyebildiklerini göstermiş oluruz. Yapmamız gereken, olabildiğince sakin kalmak ve kendimizi açıklama dürtüsüne engel olmaktır.
3. Duygusal şantaj yapabilirler ve hakkınızda bir karalama kampanyası başlatabilirler.
Kimsenin size inanmayacağını, onların sözüne karşılık sizin sözünüzün bir değeri olmayacağını, herkese sizin nasıl biri olduğunuzu anlatacaklarını, onlarsız bir hiç olduğunuzu ve onlarsız yapayalnız kalacağınızı söyleyebilirler. Size bunları söylemekle kalmayıp, gerçekten de kimsenin size inanmamasını sağlamak için çevrenizdekilere hakkınızda asılsız şeyler anlatabilirler.
Bu durumda yine mümkün olduğunca sakin ve tepkisiz kalmaya çalışmalısınız. Çevrenizdeki insanlar narsistin söylediklerine inanabilir de, inanmayabilir de. Odaklanmanız gereken başka insanların sizin hakkınızda ne düşüneceği olmamalı. Sıfır iletişim kuralını bütün akıl sağlığınız buna bağlıymışcasına uygulamalısınız, çünkü öyle!
4. Sizi tamamen gözden çıkarabilirler.
Düşük bir ihtimal olsa da özellikle hayatınızdaki kişi bir klasik narsist (overt narcissist) ise onlardan ayrılmanızı çok da önemsemeyebilir. Sizin zaten onları hak etmediğinizi veya onların seviyesinde olmadığınızı söyleyebilirler. Sosyal ortamlarda esas terk eden tarafın kendileri olduğunu ifade edebilir ya da sizden sonra anında farklı bir insanla ortamlarda boy göstermeye başlayabilirler.
Bu madde her ne kadar oldukça can sıkıcı gibi görünse de, aslında bu durumda başınıza gelebilecek en iyi şeydir.
Narsistle İletişimi Koparmaya Çalışırken Siz Nasıl Hissedebilirsiniz?
Kendinizi en başta narsistik bir ilişki içerisinde bulduysanız; bazı bağlanma travmalarınız, yalnızlık veya terk edilme korkularınız, özgüven ya da öz sevgi ile ilgili eksiklikleriniz, kısacası bazı psikolojik ve ruhsal sorunlarınız olması kuvvetle muhtemeldir. Aranızdaki travmatik bağlanmayı da düşününce, narsistle tam anlamıyla iletişimi kesmek özellikle başlarda son derece zor gelebilir. Sıfır iletişimi uygulamaya çalıştığınızda ilk zamanlar sık sık kendinizden şüphe duyabilir, ona bir şans daha vermek isteyebilir, yaşadığınız anksiyeteyi yatıştırmak için onlara geri dönme dürtüsü duyabilirsiniz. Ne kadar zor olursa olsun onlarla tekrardan bağlantıya geçme isteğinizle başa çıkmaya çalışın ve sıfır iletişimi sürdürmeye devam edin. Bu süreçte çevrenizi güvendiğiniz ve sizi anlayacağından emin olduğunuz insanlarla doldurmaya ve durumunuzu anlayamayacak herkesi uzağınızda tutmaya çalışın. Ayrıca narsistin size uyguladığı bütün kötü muameleyi, istismarı ve yalanlarını bir kâğıda dökebilir ve kendinizden şüphe duyduğunuz anlarda bu kâğıdı açıp okuyabilirsiniz. Kendinizi narsistik istismar ve manipülasyon taktikleri konularında eğitmeniz de yaşadıklarınızı daha net bir şekilde görebilmenize yardımcı olacaktır.
Ne Zamana Kadar Narsistle İletişimi Kesmeliyiz?
Sonsuza kadar!
Sıfır iletişim kuralı, sadece bir süreliğine uygulayacağınız bir şey değil. Sıfır iletişimi narsistlerden intikam almak, onlara acı çektirmek, onları değişmeye ikna etmek, bizi özlemelerini sağlamak veya onlara ne kaybettiklerini göstermek için de uygulamıyoruz. Böyle düşünceleriniz var ise bu düşünce yapılarının da ne kadar narsistçe ve kontrolcü olduklarını görmeye çalışın.
Bir narsistle sıfır iletişime geçmek; yaşadıklarınızı tam olarak atlattığınız, travmalarınızdan tamamıyla kurtulduğunuz veya bütünüyle iyileştiğiniz anlamına da gelmez. Nihai amaç narsisti hayatımızdan çıkarmak değil, en başta narsistik ilişkiye maruz kalmamıza neden olan daha derindeki yaralarımızı fark etmek ve onları iyileştirmektir.
Sıfır iletişimin tek amacı bir an önce içimizdeki zehri akıtmak, narsistik istismardan uzaklaşmak ve hayatımızı tekrardan kendi ellerimize almaktır.
Maddi destek olmak isterseniz aşağıdaki linkten yardımcı olabilirsiniz.
https://www.patreon.com/narsistsiz/membership
Yazılara https://medium.com/@narsistsiz adresinden de ulaşabilirsiniz:
Kaynakça:
Psychologia. “Narcissists and the No Contact Rule”. https://psychologia.co/narcissist-no-contact/.
Mindcology. “How To Go “No Contact” With A Narcissist”. Erişim 3 Eylül, 2018. https://mindcology.com/narcissist/going-no-contact-with-a-narcissist/.
Konu ile ilgili diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz:
You may also like
Narsistlerle Doğum Günleri
Narsistik Tedarik Nedir?
Comments
Sıfır iletişim ilişkiye ikna edilme tehlikesi kadar mağdurun kendisine dair algısının sagalmasi için de onemli sanırım. İletişim bir yana onu online görmek bile tetikliyordu beni. Zaman ayırıp bu kadar derli toplu bir blog hazırladığınız için teşekkür ederim ayrıca. Ktssb diye bir şey oldugundan haberim bile yoktu..
Evet, sizin de dediğiniz gibi psikolojik ve duygusal şiddete -özellikle de uzunca bir süre- maruz kalan kişinin kendisine ve hayata dair algıları oldukça zedelenebiliyor. Bu nedenle özellikle de ayrılığın ilk safhalarında online bir sıfır iletişim sağlamak da en az fiziksel olan kadar mühim.
Bloğu beğenmenize çok sevindim, elimden geldiğince vakit ayırmaya çalışıyorum.
Kompleks travma sonrası stres bozukluğu ile ilgili İngilizce birçok yazı ve videoya rastladım ancak Türkçe’de pek bulamadım ben de. Eğer İngilizceniz yeterliyse yabancı kaynaklara bakabilirsiniz, değilse de bloğu takip etmeye devam edin, zamanla daha çok içerik girmeyi hedefliyorum.
yazınız için teşekkürler çok güzel anlatmışsınız. ben bu manipülasyonları fark ettikten sonra bir kere bile kendimden tereddüt etmedim, hayatıma girmesine izin vermedim. sıfır iletişim adına bahsettiğiniz her şeyi yapıyorum ama hiç haber alamamasının onu fiziksel olarak görmeye itip karşıma çıkmasından endişe ediyorum. çünkü bu insanlar reddedilmeyi kabullenemiyor.
Yazıyı beğenmenize çok sevindim. Tereddüt etmeden sıfır iletişime geçtiğiniz için de sizi tebrik etmek isterim, birçok insan için oldukça zor bir süreçtir çünkü.
Endişenizde haklısınız. Sıfır iletişime geçmek, narsistin veya diğer manipülatörlerin narsistik kaynaklarını kaybetme korkusuyla hareket etmesine sebep olabilir ve karşınıza çıkması gibi bir ihtimal de taşıyabilir. Bundan kaçınmak için bir süre narsistin sıkça gittiği mekanlardan uzak durmaya, ortak arkadaşlarınız varsa onlar aracılığıyla size ulaşmasını engellemeye ve onun kulağına gidecek -özellikle de olumsuz- sözler sarfetmemeye dikkat edebilirsiniz. Ayrıca ilişki sırasında veya sonrasında fiziksel bir şiddet ile karşılaştıysanız ve endişenizin sebeplerinden biri fiziksel olarak zarar görmek ise bu durumu görmezden gelmemeye ve güvendiğiniz insanlardan, kurumlardan destek almaya çalışabilirsiniz. Bazen ortada geçerli bir sebep olmasa dahi, ilişki sonrasında paronayaya kapılmak da bence doğaldır, sonuçta belki de iyi tanıdığınızı düşündüğünüz birinin sandığınızdan çok farklı bir kişilikte olduğunu ve karşınızdaki insanın yapabileceklerinin sınırını çok da bilmediğinizi fark ediyorsunuz. İki durumda da elinizden geldiği ölçüde fiziksel olarak karşılaşabileceğiniz durumlardan uzak durmaya, endişelerinizin hayatınızı ele geçirmemesine ve ayrıca endişelerinizin sizi tekrardan iletişime geçmeye doğru itmemesine dikkat etmelisiniz. Çünkü toksik insanlarla bağımızı koparabilmek için sıfır iletişimin zaruri olduğunu düşünüyorum.
Ben bir buçuk yıllık evliyim. Eşimin böyle bir rahatsızlığı olduğunu öğrendim. Annesi evliliğimizi kurtarmak için psikiyatriste gitmiş. Onun anlattıklarından bu teşhisi koymuş. Sonrasında ben de gittim. Benim anlattıklarımdan sonra da aynı şeyleri söyledi. Detaylı araştırma yaptığımda birebir uyduğunu farkettim. Eşim de gidecek. Tabiki kendinin narsist olduğunu bilmeden. Çok merak ediyorum acaba hiç tedaviyle düzelen olmuş mu. Küçük bir çocuğumuz da var. Hadi ben ayrılsam çocuğum babasından nasıl ayrılsın. Ona kurabileceği mükemmellik baskısını düşünemiyorum.
Mesajınıza geç geri döndüğüm için kusura bakmayın. Sorunuza bir psikolog veya psikiyatrist daha doğru bir cevap verecektir tabi ama benim araştırmalarımdan çıkarımım narsistik kişilik bozukluğu için bir tedavi olmadığı yönünde. Kişi bir takım narsistik özellikler gösteriyorsa ama kişilik bozukluğu düzeyinde bir patolojisi yoksa psikolojik tedaviden büyük ölçüde yarar sağlayabilir fakat kişinin narsistik kişilik bozukluğu varsa çoğu durumda bir iyileşme sağlanmıyor. Bazı durumlarda narsistik kişilik bozukluğu olan insanlar da bazı davranış kalıplarını değiştirebiliyor ve çevresiyle daha uyumlu bir hale gelebiliyorlar ama bu da aslında kişilik bozukluğunun gittiği ve tümüyle bir iyileşme kaydedildiği anlamına gelmiyor, sadece bazı davranışsal problemlerde ilerleme anlamına geliyor.
Konuyla alakalı görüşlerimi anlattığım bir yazı yazmıştım, okumak isterseniz aşağıya linkini bırakıyorum:
Narsist İyileşebilir mi? Narsist Değişebilir mi?
Tabi ki narsist kişiyle bir çocuğunuz olması sizin için durumu zorlaştırıyordur. Ancak şahsi fikrim çocuğunuz ve sizin için en faydalısının çocuğunuzu narsistik bir aile ortamında büyütmekten sakınmak olduğu yönünde. Narsistle ortak çocukları olan, ilişkilerini bitirip yasaların elverdiği ölçüde çocuklarını toksik ortamlardan uzaklaştırmayı başaran birçok insan var.
Umarım bir nebze yardımcı olabilmişimdir. Size ve çocuğunuza mutlu bir hayat dilerim.
Yazılarınıza denk geldiğime çok sevindim, çok doğru saptamaları bir arada toplamışsınız, 2 senedir yaşadığım fakat son 6 ayda farkettiğim bir durum içerisindeyim ve iletişimsizlik olgusunu beceremiyorum.Engllesem kaldırıyorum. Bir şekilde ucu bucağı sonsuz ve asla bitmeyecek bir konuşma olacağını bile bile, kendimi hala ona anlatmaya çabalasam, -en sonunda kendime fiilen zarar versem bile- buna engel olamıyorum.Umarım yazılarınızı okudukça bununla baş edebilirim.Tüm yazılarınızı okudum, ellerinize emeğinize sağlık
Yazıları beğenmenize çok sevindim. İletişimi kesmek birçok kişi için oldukça kolay gibi görünse de travma bağı nedeniyle toksik ilişkilerden kopmak oldukça zor olabiliyor. Buna rağmen zor olsa da bildiğim kadarıyla tek yolu bu gibi görünüyor. Umarım siz de sizin için doğru zaman geldiğinde bunu başarırsınız. Umudunuzu kaybetmeyin, kendinize iyi davranın. Eğer maddi durumunuz elverişliyse bu konuda deneyimli bir psikolog veya psikiyatristten de yardım alabilirsiniz, belki sizin için süreci kolaylaştırabilir.
Hayatım boyunca narsist insanları hep mıknatıs gibi çekmişimdir. Son ilişkimde kendim için çok mükemmel bir şey yaparak terapiste gitmeye başladım. (Daha ilişkimizin başında biri narsist kişinin maskesini düşürmüştü. Fakat ben inanmamıştım.) Maskesi düşünce tepeme binmeye başladı tabi narsistimiz. Bende kaygı bozukluğu hemen başladı ve kendimi terapistte buldum. Terapist özdeğerimi profesyonelce geliştirdi. Ve en sonunda başlarım böyle işe dedim ve yolladım. Ama doğuştan bir özelliğim bir insan bana yalan söylediyse bir daha asla yüzüne bakmam, asla sallamam. Yani sıfır iletişim moduna geçer yok sayarım. Gerçekten yapılabilecek en mantıklı şey.
Çok yararlı bir blog olmuş bende 40 lardan sonra çocuklu biriyle evlenip tekrar bir çocuk sahibi olduktan sonra o baştaki aşk sarhoşluğu yerini manipülasyon eleştiri değersizleştirme vs ile boğuşmaya başlamış 4 yılın sonunda boşanmış biriyim. Araştırmalarımda hayretle böyle bir kilisenin içine nasıl girdiğime hayret ettim. Keşke daha önce bilgi sahibi olsaydım amma velakin o kadar bilgilenmeme rağmen sıfır iletişimi beceremiyorum çocuk dışında da görüşme sağlıyorum hatta evli gibi isteklerine ihtiyaçlarına hayır diyemiyorum. Bu arada ben çocuğumun velayetini alıp ilgilenirken karşı taraf flört havuzuna dalmış delirircesine pek çok kişiyle görüşmelere kendini kaptirmasi bilgisine de sahip olmam bu davranışlarına devam etmeme engel olmuyor. Maddi manevi herşeyi de kendisine biraktim fazla alacağı bir şey yok benden ama kendimi bu empat girdabindan ve istismar edilen alelade kaynak görüntüsü vermeyi kesme noktasında ne yapabilirim yapar mıyım gelgitler hala enerjimi ve ruh durumumu etkiliyor.
Merhaba,
Bloğu beğenmenene çok sevindim, umarım uzun vadede daha çok yazı girebileceğim. Sıfır iletişime geçmek oldukça zorlu bir süreç, kaldı ki sizin ortak bir çocuğunuz olduğu için mecburen iletişimde kalmaya devam etmeniz gerekiyor diye tahmnin ediyorum. Böyle durumlarda zaten sıfır iletişim yerine “gray rock technique” yani gri kaya tekniği diye bir uygulamaya geçmek gerekiyor. Ben bu konuda henüz bir yazı yazmadım, ileride yazıp bloğa ekleyeceğim ama bu şekilde aratırsan karşına çok sayıda makale çıkacaktır. Özellikle de İngilizcen yeterliyse aşağıya birkaç video linki ekleyeceğim, onları izleyebilirsin.
Kısaca bahsetmek gerekirse, gri kaya tekniği olarak adlandırılan şey narsistin dikkatini çekmeyecek kadar sıkıcı ve ilgisiz olmak gibi yorumlanabilir. Onlara kendin hakkında bilgi vermemek, senden yararlanmasını sağlayacak bir duygu göstermemek, zayıf ya da güçlü yönlerini onlardan saklamak, dolayısıyla seni manipüle edebileceği bir ortam yaratmamak anlamına geliyor. Gri bir kaya kadar sıkıcı, monoton, duyarsız olmak gibi düşünülebilir.
Narsistlerin kolay manipüle edeildiği insanların duygusal olarak bazı zayıf yönleri vardır, öte yandan çoğu zaman sadece bu zayıf yönler için değil güçlü yönleri için de bir kişi narsistin hedefi haline gelebilir. Bu güçlü yönleri güzellik, zenginlik, sosyallik, enerjiklik gibi dışsal konular da olabilir; empati, şefkat, yaratıcılık, iyi niyet gibi içsel konular da. Bu noktada bu özelliklerini narsiste çok fazla belli etmemek gerekiyor. Onlarla konuşman gereken durumlarda esas konu dışında hiçbir konuda onlara detaylı bilgi vermemek, hayatınla veya seninle ilgili konularda duygu ve düşüncelerini çok fazla belli etmemek lazım. Ne mutlu ve heyecanlı olduğunda ne de üzgün ve sıkıntıda olduğunda narsistlere bunu çok fazla belli etme. Böylece onlara senin duygularını tetiklecek bir kaynak vermemiş olursun, bir şekilde tetiklemeyi başardılarsa da bunu belli etmemeye çalış.
Çocuk yetiştirme konusunda onlarla farklı düşüncede olduğunu belirtmen gereken durumlarda bunu onların egolarını incitmeyecek şekilde yapmak veya tam tersi onlarla aynı fikirde olduğunda da bunu onları fazla övmeden sadece konuya odaklı bir şekilde belirtmek lazım.
Genel olarak şu an için zor bir durumda olduğunun farkındayım, gri kaya tekniği uygulamak sıfır iletişimden bile daha zor olabilir ancak şu ana kadar istismar gridabından kurtulamadım bundan sonra da kurtulamam, diye düşünme. Kolay bir süreç değil ama başarılamaz bir şey de değil, cesaretin kırılmasın, birçokları yapabildiyse sen de yapabilirsin. Eğer maddi açıdan durumun iyiyse narsistik istismar konusunda bilgili bir psikologla görüşmeni tavsiye ederim.
Sevgiler
https://www.youtube.com/watch?v=e6n6r0kRtnw
https://www.youtube.com/watch?v=jmjlpYpfKdg
https://www.youtube.com/watch?v=AmksB-SIvtA
Narsist birinden ayrıldıktan sonra sıfır iletişimi kolaylaştırma için ne yapmak gerekir? Her yerden engelledim ama hala bana geri dönmesini bekliyor gibiyim çünkü ilişki bağımlılığıyla ilgili sorunlarım var. Bu konuda işe yarar çözümler ne olabilir? Arada engeli açıyorum acaba beni tekrar arar mı diye? Her gün defalarca kez ağlıyorum, unutamıyorum. Bu benim kaçıncı narsist birlikteliğim.